METİN DİNGİL
Harbiyeli iki yazar Mehmet Ali Akyüz ve Nihat Aslanyürek ölüm yıldönümlerinde ailesi ve dostları ile anıldılar. Defne Belediyesi ve Kültür Kentleri işbirliği ile 13 Kasım 2021 cumartesi günü saat 15.00’da Akdeniz Mahallesi Defne Kültür Evi’nde Nebih Nafile’nin moderatörlüğünde gerçekleştirilen anma gününe; Cumhuriyet Halk Partisi Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansur, İLESAM Hatay İl Temsilcisi Adil Çetin, Cemil Meriç İl Halk Kütüphane Müdürü Celal Baz, Antakya Gönüllüleri Derneği Başkanı Mustafa Özal, Erol Bilecik Anadolu Teknik Lisesi Radyo TV Bölüm Başkanı Gökhan Yılmazer, Aknehir Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Zeki Yunus, Diyabetle Yaşam Derneği Hatay Başkanı Süleyman Nayman, Avukat Yusuf Gülüm, Altın Adımlar Yöneticisi Uzman Dr. Temim Erikli ve eşi, Aslanyürek Ailesi, Akyüz Ailesi ve çok sayıda sevenleri katıldı.
IŞIĞA GİDENLER
Anma programı, rahmetli Nihat Aslanyürek ve Mehmet Ali Akyüz için hazırlanan slayt ile başladı. Kültür Kentleri Birliği Hatay İl Temsilcisi Nebih Nafile’nin açış konuşması; “Dostumuz, eşimiz, babamız, kardeşimiz, ağabeyimiz Nihat Aslanyürek ve Mehmet Ali Akyüz’ü anmak için bir aradayız. Hoş geldiniz. Anma programımıza katkı sunan Defne Belediye Başkanımız Sayın İbrahim Güzel Bey’e, Özel Kalem Müdürü Şevleda Uzun Hanımefendiye, Turgut Nurlu dostuma, Sebahat Aslanyürek, Nadya Çapar, Gülşen Randa, sevgili eşim Sibel Hanım’a ve emek veren bütün canlara teşekkür ediyorum. Bugün aramızda Kocaeli’den gazeteci-şair dostumuz Ruhan Odabaş olacaktı. Ancak ayağındaki lif kopmalarından dolayı gelemedi. Herkese selamı var. Kendisine geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Kıymetli Aslanyürek ve Akyüz misafirleri, ölüm bile onları birbirinden ayıramadı. Bir insanın kendisini anlatması ne kadar zor ise, kıymetli dostum Mehmet Ali Akyüz’ü ve kıymetli ağabeyim Nihat Aslanyürek’i anlatmak da o kadar zordur. Yoklukları gün geçtikçe sızısı artan, iyileşmeyecek bir yaradır. Kendileri ile o kadar çok anlarım, anılarımız var ki, her daim onları anlatacağız. Birbirini çok seven iki kuzen, iki arkadaş, kardeş… Mümkün olan her fırsatta beraberdiler. Birlikte gittiler ve eminim yine bir aradalar. Yazdıkları eserleriyle, anılarıyla hep yanımızda kalacaklar. Onlar ışığa gittiler, ışık her yerde.”
Mehmet Ali Akyüz’ün eşi Zuhal Akyüz, oğlu Dr. Mürşid Enis Akyüz, kardeşi Kemal Akyüz’ün duyguları konuşmaları ardından İstanbul’da yaşayan Prof. Dr. Semir Aslanyürek, Hollanda’da yaşayan Gülseren Tümkaya ve Antakya’nın en eski eczacılarından Ömer Bayraktar’ın mesajları okundu. Gazeteci-şair Ruhan Odabaş’ın, Nihat Aslanyürek ve Mehmet Ali Akyüz’ü anlatan yazıları program sunucusu Nebih Nafile tarafından misafirlere okundu. Daha sonra Melek Aslanyürek Akbal, Süleyman Duman, Nadya Çapar, Gülşen Randa, Heykeltıraş sanatçısı Ahmet Bostancı; Mehmet Ali Akyüz ve Nihat Aslanyürek’i anılarıyla, şiirleriyle anlattılar.
KIZINDAN TÜRKÜ ARMAĞANI
Nihat Aslanyürek’in kızı Melek Aslanyürek Akbal bağlamasıyla, müzik eğitimcisi Servet Baybo’nun gitar eşliğinde babasına sevdiği türküleri armağan etti. Türkü paylaşımından önce duygularını ifade eden Melek Aslanyürek Akbal; Herkese merhabalar! Öncelikle bugün burada yanımızda olduğunuz için hepinize çok teşekkür ederim. Geçen sene bugünlerde değerli aile büyüklerimizi, Mehmet Ali amcamız ve Canımız babamızı iki gün arayla toprağa vermenin şokunu yaşadık.
Birbirinden ayrılmayan o can dostları, amcamızı-babamızı, canlarımızı arka arkaya toprağa vermek tarifsiz bir acı yaşattı bizlere. Nebih Hocamın da dediği gibi ölüm bile onları birbirinden ayıramadı ama ölüm ikisini birden bizlerden aldı. Mekanları cennet, Ruhları şad olsun.
Tam bir yıl oldu ve ben hala kabul edemiyorum bu ayrılığı. Bugün buraya onları anmak ve anılarını yaşatmak için geldik. Ben ise ayrıca hepinizin huzurunda babamla vedalaşmaya geldim. Ben babama sarılamadım onu öpemedim koklayamadım, bilsem böyle ayrılacağımızı ona söyleyeceğim çok şey vardı söyleyemedim. Annemin isteği ile babamın puşisi boynumda geldim bugün en sevdiği türküleri söylemeye.
Ben iyi kötü her şeyimi babama borçluyum bugün severek yaptığım bir şey varsa, bir hayalim varsa hep babam sayesindedir, dostlarıyla çalıp söylediği türkülerin eseridir. Böyle bir babanın kızı olmaktan gurur duyuyorum. Babama ömür boyu minnettar kalacağım. Ben ailem ve dostlarımız onu her daim anacak ve hatırasını sevgi ile yaşatacağız.
Bugün bu anlamlı tören için bizleri bir araya getiren ve emekler eden kıymetli Nebih Nafile Hocama, sağlık sorunları nedeniyle aramıza katılamasa da yazılarıyla bizi duygulandıran kıymetli Ruhan Odabaş Hocamıza ve emek eden diğer tüm teknik ekibe, türkülerde bana gitarıyla eşlik eden kıymetli öğretmenim Servet Baybo’ya ve buraya gelerek bizleri onurlandıran bütün değerli dostlarımız misafirlerimize ayrı ayrı çok teşekkür ederim. Var olun dostlar, hoş geldiniz…
ŞİİRLERLER UNUTULMADI
Nihat Aslanyürek’in kızı Şehrazat Aslanyürek Zorlu’nun babasına yazdığı şiiri armağan olarak dayısı Süleyman Duman tarafından okundu;
NİHAT ASLANYÜREK
güneşin peşinde bir adam;
ışığın, aydınlığın
gölgesiyle yarışan
onu geçmeye çalışan
mavi gözleri, altın sarısı saçları
Hedvası, Şehrazat’ı, Önder’i
Semir’i, Melek’i…
bilge kişiliği, yazarlığı, şairliği
Defne’nin, Harbiye’nin sevdalısı
yoldaşı, Mehmet Ali’yle
şimdi kim bilir hangi sohbetin
kaçıncı kahkasında
hangi kitabın, hangi öykünün
hangi şiirin, hangi türkünün
coşkusundalar…
Bir Nihat Aslanyürek var kalbimde