ÖZKAN BAKKAYLI
Depremin etkili olduğu iki ilçe Antakya ve Defne’nin başları hırsızlıkla dertte. Depremle birlikte meydana gelen başıboşluğu değerlendiren hırsızlar hasarlı evlerden ve işyerlerinden yaptıkları hırsızlığa şimdi de kutsal mekanlardan devam ediyorlar. Antakya’da mevcut birçok kutsal mekâna saldıran, parçalayan ve içinde ki eşyaları çalan hırsızların hedefinde Hristiyan yurttaşlarımızın ibadetlerini yaptığı kiliselerde vardı.
Bu kapsamda doğu Antakya şeklinde adlandırılan bölgede tarihi evler, ibadethaneler yağmacılar tarafında tahrip ediliyor. Affan Camisi, Hıdır Türbesi, Havari Kilisesi, Ortodoks Kilisesi, Protestan Kilisesi yağmacılar tarafından yok edilme tehlikesi ile karşı karşıya kalıyor. Affan Mahallesinde depremden sonra kalan yapılar, acımasızca tahrip ediliyor. Bir tarih geri gelmemek üzere yok ediliyor. Kapılar sökülüyor, demir parmaklıklar yerlerinden çıkarılıyor, para eden ne varsa yağmalanıyor. Affan Camisinin tarihi kapısı çalındı, Havari kilisesinin bakır işlemeli pencere korkulukları söküldü, Hıdır türbesine girilip yağmalandı, Tescilli birçok mekânın tarihi yapı elemanları söküldü.
Konuya ilişkin görüş bildiren Antakyalılar, “Antakya’yı özel kılan bir arada yaşama kültürü ve bu değerli kültürün merkezi ise Affan Mahallesi. Affan yok olursa; şehrin hafızası, kültürü ve tarihi yok olacak. Yüzlerce yılın birikimi ile gelen bu çok özel hazine yok olmamalı, Affana sahip çıkılmalı. Biz mahallelerinin güvenliğinin sağlanmasını istiyoruz. Birçok mahalle sakini az hasarlı evlerine geri dönmek istiyor, fakat aileler güvenlik sağlanmadan mahallelerine geri dönemiyorlar. Affan’da Can ve mal güvenliğinin sağlanabilmesi için, ibadethanelerin korunabilmesi için valilik makamından mahalle olarak polis noktası talep ediyoruz. Kadim kültürümüzün yağmacılar tarafından yok edilmemesi, korunabilmesi ve halkın evlerine güvenle dönebilmesi için Affan mahallesine mutlaka bir polis noktası, yerleştirilmeli. Bütün bir coğrafyaya örnek olan Antakya’mız daki Müslümanların, Hristiyanların ve Yahudilerin kutsal mekânları özenle korunmalı ve kutsallar tekrar ibadet edenler ile buluşturula bilinilmelidir” dediler.
