Binlerce yıllık medeniyete ev sahipliği yapan Hatay’da, Hristiyanlar için önemli yeri olan ve mağara kilise olma özelliği taşıyan St. Pierre Kilisesi, ocak ayından bu yana 62 bin turiste kapılarını açtı..
AA
Hatay’da, Hristiyanlar için hac yeri olarak kabul edilen ve mağara kilise olma özelliği taşıyan St. Pierre Kilisesi’ni yılbaşından bu yana 62 bin yerli ve yabancı turist ziyaret etti.
Farklı dine inananların bir arada barış ve kardeşlik içerisinde yaşaması nedeniyle “Hoşgörü kenti” olarak adlandırılan Hatay’da, inanç turizminin önemli mabetlerinden St. Pierre Kilisesi’ni ziyaret edenler geçen yıla göre artış gösterdi.
Geçen yıl yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını tedbirleri kapsamında zaman zaman kapanan kiliseyi yaklaşık 42 bin kişi ziyaret ederken, bu yılın ilk 10 ayında St. Pierre Kilisesi’ 62 bin yerli ve yabancı ziyaretçiyi ağırladı.
Antakya ilçesinde Hac Dağı eteklerinde 13 metre derinliğinde, 9,5 metre genişliğinde ve 7 metre yüksekliğindeki St. Pierre Kilisesi kente gelen ziyaretçilerin akınına uğruyor.
Hatay Arkeoloji Müzesi Müdürü Ayşe Ersoy, AA muhabirine, kilisenin tarihi hakkında bilgi verdi.
St. Pierre Kilisesi’nin inanç turizmi açısından önemli bir nokta olduğunu aktaran Ersoy, şöyle devam etti:
“Bu kilise, Hz İsa’ya inanan 12 havarisinden biri olan St. Pierre’nin buraya gelerek Hz İsa’ya inananları bir mağarada toplayıp vaaz verdiği yer mağara kilise, dünyanın ilk mağara kilisesi olarak kabul görüyor. St. Pierre Kilisesi dünya ve Türkiye için önemli bir değer, inanç turizmi açısından önemli bir nokta. 6. Paul tarafından 1963 yılında hac merkezi ilan edilmiş bu nedenle Hatay’a gelen yerli ve yabancı ziyaretçilerin ilk ziyaret ettikleri bir mağara kilise. Bu yıl pandemiden sonra çok yoğun bir ziyaretçi akınına uğradı. Kiliseyi 62 bin kişi ziyaret etti.”
KİLİSE ÇEVRESİNDE AÇIK HAVA MÜZESİ PLANLANIYOR
Ersoy, bu yıl St. Pierre Kilisesi çevresinde Hatay Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü Başkanlığında bilimsel bir kazı çalışması başlattıklarını hatırlattı.
Kazı çalışmalarının tamamlanmasıyla St. Pierre Kilisesi ile Müze Otel arasında kalan bölümde bir açık hava müzesi yapacaklarını belirten Ersoy, “Burası, Habib-i Neccar Dağı eteklerinden Asi Nehri’ne kadar yayılan bölge Antiocheia Antik Kenti’nin kuruluş yerleridir. Önemli resmi binalarının, villalarının, kiliselerinin olduğu bir bölge. Buradaki kazıları tamamlayarak daha fazla ziyaretçi çekebilmek için burayı bir açık hava müzesine dönüştürmeyi hedefliyoruz.” dedi.
Ersoy, kiliseyi bu yıl Türkiye’nin her bölgesinden yanı sıra daha çok Almanya, Hollanda, Amerika ve Rusya’dan çok sayıda turistin ziyaret ettiğini de sözlerine ekledi.
İstanbul’dan gezmeye gelen ziyaretçi Ersin Turgut, uzun zamandır Hatay’a bir gezi planladıklarını söyledi.
Hatay’ın kadim bir kent olduğunu ve tarihinin büyüleyici olduğunu anlatan Turgut, “Atmosferiyle, hikayeleriyle bizi büyüleyen bir şehir burası. Daha da gecikmeden gelip burayı görmeye karar verdik. Hem yemesiyle içmesiyle olsun hem de bu tarihin güzel anılarıyla olsun güzel günler geçiriyoruz, iyi ki gelmişiz. St. Pierre’ye de ilk geldik ve şaşırtıcı buldum. Mağaraya tapınak yapılmış olması beni etkiledi.” dedi.
Ziyaretçilerden Ebru Öztürk, Ankara’dan geldiğini ve Hatay’da en çok etkilendiği yerin St. Pierre Kilisesi olduğunu anlattı. Kilisenin atmosferiyle tarihiyle gerçekten ilgi çekici olduğunu aktaran Öztürk, herkesi kiliseyi görmeye davet etti.
Selçuk Öztürk ise, “Hristiyanlar için çok önemli bir kilise, özellikle papa tarafından hac yeri olarak ilan edilmesi burayı daha da özel kılıyor. Ülkemizin tanıtımı açısından çok önemli bir yer diye düşünüyorum.” diye konuştu.
