Bilmem farkında mıyız ama son dönemlerde; kavgalar, hırsızlıklar, şiddet, mutsuzluk ve psikolojik sorunlar artmaya başladı. Bunun nedenini etkili bir iletişim kuramıyor olmak.
Eski zamanların en önemli iletişim aracı sohbet, şimdi unutulmuş, küçük bir dijital araca dönmüş çocuk oyuncağı olmuş.
Arkadaşlık, hayatımız boyunca sosyal yaşamda önemli bir yere sahiptir. İnsanların toplumsal yönünün olması, onları arkadaş edinmeye ve yeni arkadaşlıklar kurmaya yöneltir. Sosyal bir varlık olan insan, yaşamın farklı evrelerinde arkadaşlarıyla sosyalleşir.
Elbette bu teknolojiden önceydi…
Şimdi düşünün kim kimi dinliyor. Arkadaş gurubunuz ile bir yerde oturduğunuzu hayal edin ve en çok konuştuğunuz konuları anımsayın.
Yok değil mi?
Çünkü bir araya geldiğinizde biri yediğini içtiğini çekme telaşında, diğeri kendini çekme telaşında…
Zaman değişti, dönem dönüştü biz de hem bu değişime hem de dönüşüme ayak uydurmak zorunda kaldık ama yazının başında dediğim gibi “kavgalar, hırsızlıklar, şiddet, mutsuzluk ve psikolojik sorunlar” çoğaldı.
Teknoloji yüzünden sohbette bitiyor dostlukta.
Bunu yaşayan çok kişi var…
En başta benimdir mesela. Bu kadar şikâyet etsem ve eleştirsem bile emin olun sevmediğim, sıkıldığım ortamda sığındığım ilk şey telefonum oluyor.
Sorsanız en son arkadaşımla ne konuştuğumu hatırlamam. Eminim o da hatırlamaz. Bir çoğumuz da ne yazık ki böyleyiz. Ya da zaten telefon sayesinde yaşanan olaylar o gün telefon ile arama ve mesajlaşma yoluyla aktarılır. Yüz yüze geldiğinizde anlatacak çok şey kalmaz.
İlerleyen günlerde sanırım arkadaşlarımızı görmeyeceğim bile…
Hoş onun çaresi de var.
Görüntülü aramalar.
Arkadaşlarınızla veya aile bireyleri ile yüz yüze geldiğinde sohbet edebilen var mı?
Hiç zannetmiyorum.
Peki sosyal medya da dönen akımlar, dedikodular hakkında sohbet edebilen var mı?
Sınırsızcaaa….
Çağımızın büyük sorunu;
“İLETİŞİMSİZLİK”