DİLEK AKKAYA
Asrın felaketinde en büyük yıkıma uğrayan Hatay’ın Antakya ilçesindeki Saray Caddesinde enkaz kaldırma çalışmaları devam ediyor. Işıklandırmasıyla ve tarihiyle herkesi kendine hayran bırakan Saray Caddesi ne yazık ki yaşamış olduğumuz depremlerden sonra yerle bir oldu.
Asrın felaketi olarak nitelendirilen depremler birçok tarihi yerimizi yerle bir etmişti Yıkılan bu tarihi yapıların başında Saray caddesi geliyor. Sahip olduğu bütün tarihi yerlerini kaybeden Saray Caddesi depremin üzerinden 10 ay geçmesine rağmen hala depremin izlerini taşımaya devam ediyor. Depremden bu yana eski canlılığını kaybeden Saray Caddesi, eski günlerini özlüyor.
Konuyla ilgili görüş bildiren vatandaşlar: “Depremden önce Antakya’nın kalbi bu cadde de atardı sağı solu tarihi binalarla doluydu. Özellikleri akşamları çok güzel olurdu. Aydınlatmasıyla, yapılan etkinlikleriyle konuşulan bir caddeydi. Fakat ne yazık ki depremle birlikte bu hale geldi. Depremden önce Hatay’a çok sayıda turist gelirdi. Hatay’ın her bir noktasını karış karış gezerlerdi. Kurtuluş olsun, Saray Caddesi olsun, Eski Antakya Sokakları olsun. En az bizim kadar gezip bizim kadar Hatay’ın tarihini öğrenmeye çalışırlardı fakat depremden sonra ne kimse geldi ne kimse gitti haklılar da şimdi gelip neresini görecekler ki baksanıza şu hale güzelim Saray Caddemiz ne durumda bir tane bile ayakta bina yok. Yetkililer bu konudaki işlerini biraz daha hızlandırmalılar. Sadece bu Caddede değil özellikle Antakya ve Defne’de işlerine biraz daha hızlı devam etmeliler bir de bizce Hatay özel statü alanı ilan edilmeli şehrin halini görüyor musunuz ne durumda gerçi şehir demeye de bin şahit ister hiçbir yer kalmadı her yer bomboş nereye kafamızı çevirsek molozlarla, enkazlarla dolu böyle olan bir yere nasıl şehir diyelim siz söyleyin. Biz şehrimizin 10 sene düzelmesini istemiyoruz biz şehrimizin en kısa süre içerisinde düzelmesini istiyoruz her gün yürüdüğümüz yolları bu halde görmek istemiyoruz artık inşallah en kısa süre içerisinde Saray Caddesi ve şehrimiz ayağa kalkar ve eskisi gibi olur.” İfadelerini kullandılar.
