Şahin: AKP yargıyı tam anlamıyla ele geçirmek istiyor

ALİ ZAN
Hakim ve Savcılar Kanunu değişiklik teklifinin TBMM’de kabul edilerek yasalaşması üzerine açıklamalarda bulunan Cumhuriyet Halk Partisi Hatay Milletvekili Av.Suzan Şahin, hâkim ve savcı yardımcılığı ile ilgili yönetmelik çıkarma yetkisinin Adalet Bakanlığı’na bırakılmasının “yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı” açısından sorunlu olduğunu belirterek AKP hükümetinin yargıyı tam anlamıyla ele geçirmek için kadrolaşma çabasında olduğunu söyledi.
Türk yargı sistemine güvenin her geçen gün erimesi ve sistemde telafisi zor zararlara yol açılmasının, yapısal bir sorun olan yargının siyasallaşmasından kaynaklandığını söyleyen Şahin, “Paspasın altına süpürülemez bir gerçek olarak orta yerde durmaktadır. Bu durum çeşitli rakamsal analizlere de yansımış durumdadır. Hukuk sistemimizin karanlık bir kuyuya düştüğü, sadece ulusal düzeydeki tespitlerle değil uluslararası düzeyde de yapılmaktadır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kapsamında dosya sayısı en fazla olan ülkeler içinde ne yazık ki Türkiye son yıllarda ilk sıralarda yer almaktadır.” dedi.
2021 yılı kapsamında AİHM’de karar için bekleyen şikâyetlerde, Rusya 17 bin 13 başvuruyla ilk, Türkiye ise 15 bin 251 başvuruyla ikinci sırada olduğunu ve AİHM’nin 2021’de açıklanan mahkeme kararlarında Türkiye’ye, daha önceki yıllarda olduğu gibi ifade özgürlüğü alanında yine en fazla mahkûm olan ülkeydi ve geçen yıl 31 davada ifade özgürlüğünün ihlal edildiği yönünde mahkûmiyet kararı verildiğine dikkat çeken CHP’li Şahin, “Türkiye’ye bu istatistiklerle utanç yaşatır hale getiren AKP ve küçük ortağı MHP bu nedenlerle, değil ‘6. Yargı Paketi’, 66’ncısı da uygulamaya konulsa çözüm olmayacaktır. Yargı bağımsızlığı sağlamaksızın ‘hakim ve savcı adaylığı’ isminin, ‘hakim ve savcı yardımcılığına’ dönüştürülmesi, eğitim sürecinin 2 yıldan 3 yıla çıkarılması, kanayan yaraya pansuman yapmaktan başka anlam taşımayacaktır.” ifadelerini kullandı.
TORPİLİN ÖNÜ AÇILACAK
“Teklifle 1512 sayılı Noterlik Kanununda yapılan değişikliklerden atama usulüne ilişkin olanı, 1972 yılından beri sorunsuz uygulanan bir sistemin kaçınılmaz bozulmasına yol açacaktır. Noterlikte bir üst sınıfa geçişteki 4 yıllık süre şartını belli durumlarda esneten teklifteki düzenleme, noterlikte de tavassutun, torpilin, kayırmanın başlangıcı olacaktır.” dedi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir