Özgüven meselesi

Türkçe sözlükte “Kişinin kendine olan güveni” şeklinde tanımlanan ve uzun zamandır da popülerliğini koruyan bir kavramdır özgüven. Fakat bugün onu popüler yapan değil gerçekçi kılan taraflarıyla, daha detaylı ve kimseyi kalıplara sığdırmadan sizlere aktaracağım.
Özgüven, bir kişinin kendine ilişkin değerlendirmeleridir. Yeteneklerine duyduğu inanç, verdiği kararların sorumluluğunu alma, bir eylemi başarıyla gerçekleştirebilme, yeterli olduğunu düşünme, güçlü yanları olduğu kadar güçsüz yanlarını da kabullenme… Bu özellikleri kendinize soracağınız birkaç basit soruyla (Yeterlilik benim için ne demek? Güçsüz yanlarım neler olabilir? vb.) somutlaştırabilirsiniz.
Şu anda bu yazıyı okuyan sizlere özgüvenin ne olduğunu sorsam sınıfın önünde sesi titremeden sunum yapabilmek, yeni insanlarla tanışabilmek, istenilmeyen bir şeye ‘hayır’ diyebilmek, tek başına bir işi halledebilmek gibi birçok farklı cevapla karşılaşabilirim. Hepsi de doğrudur! Çünkü özgüvenin anlamı kişiden kişiye göre değişebilir ve aynı kişi için bile durumdan duruma, yaştan yaşa göre farklılık gösterebilir.
Özgüveni ele almak kadar onun ‘eksikliğini’ ele almak da önemlidir. “Yeni insanlarla tanışmakta zorlanırım sanırım özgüvenim düşük”, “Hayır demekte zorlanırım bende özgüven eksikliği var” dediğiniz oldu mu hiç? Bunları söylerken utanç, suçluluk, öfke, üzüntü, can sıkıntısı vb. bazı duyguların size eşlik ettiğini fark ettiniz mi peki? Bu duygularla baş başa kalmak tahmin ettiğinizden daha zor olabilir. Zorlandığınız duyguları yaşamamak için günü kurtaran, işlevsel olmayan bazı yöntemler geliştirebilirsiniz. Sunum yapmayacağı dersleri seçmek, katılmaya çekindiği ortamlara güvende hissettiği bir arkadaşla gitmek sizlere tanıdık geliyor mu? Kaçmak, kaçınmak veya güvenlik aramak elbette anlaşılabilir ve insanidir fakat bir süre sonra kişinin hayatını kısıtlamaya, ilişkilerini bozmaya, kişinin sosyal izole bir hal almasına neden olabilir. Hangi durumlarda özgüveninizin eksik olduğunu düşünüyorsunuz, bunu düşünürken nasıl hissediyorsunuz? Duygu ve düşüncelerinizi anlamak sorunu tespit etmenizi ve neye ihtiyacınız olduğunu görebilmenizi sağlayabilir. ‘Bu olunca böyle davransam kendimi özgüvenli hissederim’ dediğinizde duygu ve düşüncelerinizi anlamakta olduğu gibi ihtiyacınızı fark etmek ve o ihtiyacı karşılamak için farklı yollar denemek kolaylaşabilir. Bütün bunları yapmanın yanında unutulmamalıdır ki kişi kendini hep aynı döngünün içinde buluyor, döngünün içinden çıkamadığını, çabalamaktan yorulduğunu, bir şeylerin değişmesi gerektiğini, baş edemediğini düşünüyorsa, çözümleyemediği sorunların aşılabilmesi için bir uzman desteğine başvurması yararlı olabilir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir