Kitap okuma alışkanlığımızı feci şekilde kaybettik!

Çağdaş ve aydın bir insan olmak kitap okumaktan geçer. Ama son dönemlere bakıyorum da elinde kitap olan bir insan göremiyorum.

Onun yerine çağımızın en büyük sorunu ve hatta kitabın yok olmasına sebep olan cep telefonları var…

Kaybettiğimiz kitap alışkanlığını yeniden kazanmak için anne ve babalara çok fazla iş düşüyor.

Çocukların önünde telefonlarla oynamak yerine kitap okusak küçük yaşta onlara bu alışkanlığı verebiliriz. Ancak biz bunu yapmadığımız için çocuk hiç yapmıyor.

Eskiden toplu taşımalarda, parklarda ve sosyal alanlarda beklerken herkes kitap okurdu, Türkçemiz daha düzgündü, düşüncelerimiz ve fikirlerimiz daha genişti.

Şimdi bütün aklımızı bir kutuya sıkıştırmış, kölesi olmuş yazılan, çizilen ve yapılan hareketlere inanır olmuşuz.

Yazık…

Hem de çok yazık…

Belki 80’ler ve 90’larda bu teknoloji ve imkân yoktu ama çocukluk vardı, bilgi vardı, samimiyet vardı, herkes aile gibiydi…

Biz bunları KAYBETTİK…

Şimdi evlat anneyi-babayı tanımıyor, bütün kötü alışkanlıkları marifet gibi ortada anlatıyor. Saygınlığı KAYBETMİŞİZ.

Bunu en çokta da kitap okumadığımız için kaybediyoruz. Ama sorsan “yok canım öyle şey olur mu” deriz.

Bir video izlemiştim bundan bir 50 sene öncesiydi galiba ilk okul öğrencisi sunum yaparken inanılmaz düzgün bir Türkçe ile konuşuyor, bilgilerini tane tane aktarıyor… Şöyle bir daldım ve günümüz çocuklarına baktım, “Yaaaa, kanka, argo kelimeler, sözcükler uzatılıyor, Türkçe’mizde olmayan bir milyon kelime” inanılmaz kırık ve bozuk bir Türkçe.

Bu tamamen uzaklaştığımız okuma kültüründen kaynaklanıyor.

Buna yeniden sahip çıkmamız gerekiyor…

Yoksa bildiklerimizi de kaybetmek üzereyiz…

Hatta KAYBEDİYORUZ, belki de KAYBETTİK…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir