HABER MERKEZİ
Europa Nostra ve Avrupa Yatırım Bankası Enstitüsü’nün “Tehlike Altındaki 7 Kültürel Miras” programına bu yılki adaylar arasında 6 Şubat depremlerinde neredeyse tamamen yıkılan Hatay’dan iki eser yer aldı.
“Tehlike Altındaki 7 Kültürel Miras Alanı” programının kısa aday listesinde yer alan 11 kültürel miras alanı açıklandı. Listede yer alan adaylar arasında Hatay’daki Demir Kapı ve Aziz Georgios Rum Ortodoks Kilisesi de bulunuyor.
Starius ve Staurin Dağları arasında, St. Peter Mağara Kilisesi yakınında bulunan Demir Kapı, önemli bir miras değerine sahiptir. Aziz Petrus’un ilk Hıristiyan cemaatini topladığı yer olduğuna inanılan 18 metre yüksekliğindeki bu taş yapı, Antakya bölgesindeki beş kapıdan ayakta kalan tek kapıdır. Şehrin yukarısındaki bir geçitte yer alan Demir Kapı, bir baraj işlevi görmekte olup, şehirdeki taşkınlar sırasında Parmenios Nehri’nin taşan sularını düzenlemek için stratejik olarak inşa edilmiştir.
İmparator Justinianus döneminin bir tanığı olarak Demir Kapı, Antakya’nın şehir surlarının ayrılmaz bir unsuru ve zengin tarihinin önemli bir parçasıdır. Ancak 6 Şubat 2023’te yaşanan depremin yarattığı hasar net bir şekilde görülmektedir. Yapının acilen çökme ve tamamen kaybolma riski olmasa da alanın sahibi olan T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın, STK’larla iş birliği içinde yapının desteklenmesi ve daha fazla zarar görme riskinden korunması için acil müdahalesine ihtiyaç vardır.
Altınözü’nün Sarılar mahallesinde yer alan Aziz Georgios/Aya Yorgi Rum Ortodoks Kilisesi, yerelde bir gurur kaynağı olmasının ötesinde, sahip olduğu köklü miras değeriyle Avrupa’nın kültürel mirasının bir parçasıdır. Kilisenin yapımının, bir tepsi üzerinde yazılı olan tarihe dayanarak, 1364 yılı civarına dayandığına inanılmaktadır. Ancak kilisenin mimari kökleri daha derinlere inmekte ve hem Haçlı hem de Bizans dönemlerinin etkilerini yansıtmaktadır. Kilisenin Bizans mimarisi, Haçlı dönemine atfedilen özellikler olan büyük boyutlu kesme taşların ve küçük kilit taşlarının kullanımında kendini göstermektedir.
Aziz Georgios Rum Ortodoks Kilisesi’nin tarihi anlatısı, taşlarının üzerindeki yazıtlarda da yer almaktadır. Kilisenin tarihi önemi, 1872’deki büyük Antakya depreminde aldığı hasarın ardından 1881 yılında gerçekleştirilen restorasyonla daha da artmıştır. Kilise, sadece bir yapı olmanın ötesinde, bölgenin tarihini ve mimari evrimini somutlaştıran bir anıt olarak var olmaktadır.
Aziz Georgios Rum Ortodoks Kilisesi, yerel toplum için bir hazine ve Avrupa’nın farklı inançlar ve tarihi kimlikleri kucaklayan çeşitliliğinin bir yansımasıdır. Bin yılı aşkın bir süredir bir buluşma noktası ve kültür merkezi olarak hizmet veren kilisenin 7 En Tehlikedeki Kültürel Miras programına dahil edilmesi, yalnızca yerel bir değeri korumak için bir sesleniş değil, aynı zamanda Avrupa’nın zengin kültürel çeşitliliğini ve mirasını korumak için yapılan bir çağrıdır.