Antakya’nın kendine has birçok sokak lezzeti vardır. Bunlardan bir tanesi de kocaman bir tekerleğe benzeyen Antakya simididir. Bu simit akşam 5 çaylarının ya da sabah kahvaltılarının vazgeçilmezidir. Lezzet ve boyutu ile diğer simitler arasında farklı bir yere sahip olan Antakya simidi vazgeçilmez sokak lezzetleri arasında yer alıyor…
HABER MERKEZİ
Lezzet ve boyutu ile diğer simitler arasında farklı bir yere sahip olmasının yanında sadece şehrimizde pişirilen Antakya simidi yılların değişmeyen lezzeti olarak vazgeçilmezliğini sürdürüyor.
Günün her saatinde yanında kimyon ve tuz karışımı ile tüketilebilen eşsiz lezzet taş fırınlarda pişiriliyor ve usta ellerde hazırlanıyor. Oldukça eski bir geçmişi olan Antakya simidi yöresel lezzetlerimizin vazgeçilmezidir. Akşam 5 çaylarının olmazsa olması ama genel olarak günün her saatinde tükettiğimiz Antakya simidi en leziz haliyle fırıncılar tarafından bizlere sunuluyor.
6 Şubat’ta yaşadığımız depremlerden sonra Tarihi uzun Çarşıda uzun bir süre satılmamıştı fakat şimdilerde ise her köşe başında yapımına ve satımına devam edilen Antakya simidi esnafın ya da halkın vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Kimi esnafın sabah kahvaltısı kimi esnafın ise akşam yemeklerinin vazgeçilmezidir. Günün her saatinde tuz ve kimyon karışımı ile tüketilen ve böyle yenildiğinde kendine daha çok alıcı bulan Antakya simidi Tarihi Uzun Çarşıda taş fırınlarda pişirilerek hazırlanıyor.
Antakya simidini yapan ustalar, “Biraz size Antakya simidinden bahsedeyim biz Hatay halkı için Antakya simidi vazgeçilmezlerimiz arasında yer alıyor. Antakya fırıncıları tarafından biz müşterilere en güzel şekilde ulaştırılıyor. Antakya simidine ilgi büyük oluyor tabi ki de vatandaşlar hem kahvaltıda hem akşam 5 çaylarında tüketiyorlar. Bizde gördüğümüz yoğun ilgiye elimizden geldiği kadar iyi yapmaya çalışıyoruz. Antakya’nın taş fırınlarında pişen lezzetlerin tadı bambaşka oluyor. Aynı lezzeti başka yerlerde bulmak pek mümkün değil çünkü bunlar Antakya’nın yöresel lezzetleri arasında yer alıyor. Antakya simidini kimyon ve tuz ile birlikte tükettiğimizde çok güzel bir tadı olur. Antakya simidini simit yapan da bu özelliğidir zaten. Kocaman bir tekerleğe benzer. Hamurunu su, un, maya ile yapıyoruz. Hijyenik ortamlarda hazırlıyoruz. Günün ilk saatleri ve öğleden sonra fırınımızda simitlerimiz sıcak sıcak oluyor zaten vatandaşın da en yoğun ilgi gösterdiği saatler onlar oluyor. Her sabah kahvaltısını simitle yapan esnaflarımız var. Başka yerlerde normal simit dışında simit bulamazsınız hele Antakya simidini hiç bulamazsınız. Artık Antakya simidimizin lezzetini bilmeyen kalmadı diye düşünüyoruz. Depremden önce turistler çok olurdu tadına bakan her turist bir kere daha yemek isterdi. Ama şimdilerde tabi ki turist gelmiyor ama Hatay halkı hiçbir lezzetini unutturmuyor” ifadelerini kulandılar.
Vatandaşlar ise, “Yaşadığımız felaketten sonra bir daha yiyemeyiz diye düşünmüştük. Çünkü depremden sonra çoğu insan burayı terk etmişti kimse kalmamıştı. Bizde bu yüzden bir daha yiyemeyiz diye düşünmüştük. Fakat öyle olmadı esnaflar depremde zarar gören fırınlarını kendi çabalarıyla tadilat ettikten sonra işyerlerini açmışlar ve hemen işlerinin başına geçmişler. Bu durum bizi çok mutlu etti. çünkü Antakya Çarşısı ayağa kalkarsa her şey ayağa kalkar burası Antakya’nın kalbi. Esnaflar işyerlerini açmışlar ve hemen işlerine koyulmuşlar bizim Antakya’nın kendine has birçok sokak lezzeti vardır fakat en özeli Antakya simididir. Onu diğerlerinden ayıran özelliği kocaman bir tekerleğe benziyor olması ve kimyon ve tuz karışımı ile tüketiliyor olması bizce. Eğer sürekli aynı simidi yemekten sıkıldıysanız gelin Antakya’mızın simidini deneyebilirsiniz kesinlikle pişman olacağınızı düşünmüyoruz. Özellikle günümüzde unlu mamullerinin bu kadar fazla olduğu zamanda bile Antakya simidi tercih ediliyor. Çünkü Antakya simidi yıllar geçse bile unutulmayacak bir lezzettir. Depremden önce bu simitten her köşe başında bulabilirdiniz belki de şimdi de bulabilirsiniz ama eskisi gibi olmaz tabi ki de. Her köşe başında kuyruklar oluşurdu bu simidi almak için bir de şimdi bakın çok nadir sayıda insan var. Depremden sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı biz istiyoruz ki her şey eskisi gibi olsun yine köprübaşında Antakya simidi almak için kuyruklar oluşsun ama biz inanıyoruz ki yine her şey eskisi gibi olacak ve biz de esnaflarımız da geleneksel lezzetlerimizi yaşatmaya devam edeceğiz ve hiçbirini unutturmayacağız ne olursa olsun” dediler.
