Aslında hayatımızdaki olumsuzluklar görüldüğü kadar kötü olmayabilir.
Nasıl mı yapacağız?
Tabi ki pragmatist ve pozitivist bakarak…
Nefret duygusu bakınca bizi yerle bir eden enerjimizi sömüren bir duygu.
Ancak nefret bile bir kalkan olabilir bize ;nelerden sakınmamız ve bir daha o duruma düşmememizi sağlayacak durumları bize işaret eder.
Birinden nefret etmek, insanın kendi içine kurt koyması demektir. Hayatını kemirir.
-Pearl S. Buck
Hiddet anında mesela; nefesimiz daralır, kalp atışımız hızlanır, migrenimiz azar.
Ama öfke bile bize sınırlarımızı ifade eder, kimlerden ve nelerden uzak durmamız gerektiğini fısıldar bize.
Her insan öfkelenir, bu normaldir ve anlaşılır. Zor olan öfkenin doğru kaynağa, doğru miktarda, doğru zamanda, doğru yöntemle ve doğru amaç doğrultusunda yöneltilmesidir.”
-Aristotales
Bir başka yaşantı yıkıcı eleştirilere maruz kalma. Cevap verdiniz, aynısını yaptınız, açığını aradınız belki kavga,dövüş..Peki işe yaradı mı o kişi değişti mi, söyledikleri hala içinizde bir yerleri acıtıyor eminim ki. O yüzden bu tarz kişilerin tuzağına düşmeyin. Söyledikleri kendi kalitesini ifade ediyor ve kötülüğünüz dokunmadıysa kendi ile ilgili bir durum söz konusu. Bu tarz eleştiri bile sizi geliştirir eskiden günlerce sana dert olan bu laflar, artık beş dakikanı alır mesela..
Yapabileceğiniz en iyi şeyi yapın, sonra şemsiyenizi açın, tenkit yağmurunun ensenizden içeri akmasına müsaade etmeyin.
-Dale Carnegie
Son olarak bir iftiraya uğramak bile kimlerle dost olup olamayacağını, nasıl daha politik olacağını sana ifade edebilir..
Birine çamur atmadan önce düşün ve sakın unutma; ilk önce senin ellerin kirlenecek.”
-Leo Tolstoy