İHTİYAÇ sahipleri hariç KONTEYNIR KENTLER acilen boşaltılmalıdır!
Konteynır kentlerde kalan insanları ikiye ayırıyoruz;
Birinci kesim gerçekten de ihtiyaç sahibi olanlar ki bunların sayısı oldukça az.
Sayıca çok olanlar ise hiçbir ihtiyaçları olmayanlar.
Bu net!
Kendisi de eşi de memur olanlar konteynır kentlerde isteyerek ve severek kalıyorlar çünkü her şey bedava!
Yıllardır kaldığı konteynıra elektrik sayacı takılacak diye kıyameti koparanların aylık gelirleri ortalama bir asgari ücretlinin 5 katı. Evet, evet eğer ikisi çalışıyorlarsa eşlerin belki çok daha fazlası. Birinin dahi çalışması halinde rakam 50 bin lira civarındadır ki, bu da asgari ücretlinin 2 katından daha fazlasına denk gelir. Ancak rakam bu kez emeklinin 5 katı seviyesindedir…
Bu da net!
Tespitler ve artık saklanamayacak gerçeklikler de var; Klima ve diğer ısıtıcı aletler 24 saat esasına göre çalıştırılıyor. Konteynerin içi çok ısınınca ısıtıcı aletini kapatmak yerine, kapıyı, pencereyi açıyorlar!
Konteynır da kimse yoksa bile bir daha döndüğünde sıcak kalsın diye cihazlar kapatılmıyor!
Suistimal ediyorsunuz yani!
Ve bunu yapanların gelirleri bir emeklinin, bir asgari ücretlinin 5 katı olanlardır!
Bu da net!
Kimse bana caz yapmasın!
Konteynırlardan kimse ayrılmak istemiyor çünkü her şey orada çok güzel.
Elektrik, su, bedava, yardımlar cabası…
Dışarıda çalışacak Türk genci bulamıyorsunuz çünkü Türk gençleri konteynerde bütün gün keyif yapıyor!
Ondan sonra da ‘Vay biz depremzedeyiz bize elektrik sayacı takıyorlar’ yaygarası…
Depremzede olduğu halde bir emekli 12 bin lira ile elektrik ödüyorsa sen de ödeyeceksin ey aç gözlü!
17 bin lira alan asgari ücretli su ödüyorsa sende ödeyeceksin ey aç gözü!
NET!
