Üç güzel insandan bahsetmek istiyorum. Ortak özellikleri üçünün de Hatay dışından olması ve Hatay’da kültür alanında hizmet vermeleridir.
Bunlar: Araştırmacı yazar Mehmet Tekin, gazeteci yazar A. Vasi Köse ve araştırmacı yazar Kadir Aslan.
MEHMET TEKİN
Mehmet Tekin Beyefendi, Hataylı değil. Uzaklardan, ülkemizin batısından gelerek yakınımızda yer almış birisi. Isparta’dan gelmiş Hatay’a, Antakya’ya yerleşmiş. Sadece Hatay’a yerleşmemiş, Hataylıdan daha çok Hataylı olmuş. Hatay ile ilgili dünya kadar araştırma yapmış, Hatayla ilgili hangi taşı kaldırsanız orada Mehmet Tekin adını görürsünüz. İlkokul öğretmenliği yapmış, ilköğretim müfettişi olarak çalışmış, Hatay ili tarihi ve kültürel değerleri konularında yaptığı araştırmalar nedeniyle kendisine Antakya Belediye Meclisi’nce 16.06.1986 tarih ve 50 sayılı karar ile Antakya’nın Fahri Hemşehrilik Beratı verilmiş. Kültür ve Turizm Müdürlüğü yapmış, özel bir eğitim kurumunda yönetici olarak hizmet vermiştir. Mustafa Kemal Üniversitesi’nde uzman olarak görev yapmış, Hatay Folklor Araştırmaları Derneği’ni kurmuş ve yöneticiliği yapmış, Güneyde Kültür adlı aylık fikir ve sanat dergisini çıkartmış, sayısız makale ve kitap yazmıştır. Ayrıca konferanslar vermiş, paneller ve radyo-TV programlarına katılmış, ulusal ve uluslararası sempozyumlarda bildiriler sunmuştur. Kütüphanesinde bulunan kitaplarının bir bölümünü Hatay Büyükşehir Belediyesi Kent Arşivi Kütüphanesi Mehmet Tekin Kitaplığı’na bağışlamıştır. Hatay’ın hafızasıdır. Tek başına Hatay Araştırmaları Enstitüsü gibi çalışmıştır.
A. VASİ KÖSE
A. Vasi Köse Beyefendi ise ülkemizin doğusundan, yine uzak bir memleket olan Elazığ’dan gelmiş, Hatay’ın Kırıkhan ilçesine yerleşmiş. O da yakınımızda yer almıştır. Bir Hataylıdan daha fazla Hatay’ı sevmiş. Kırıkhan’da gazete çıkarmış, uzun yıllar gazetecilik yapmış, DHA (Doğan Haber Ajansı) Kırıkhan Muhabirliğinin yanında “Hatay Aylık Kültür ve Keşif Dergisi”nin Yayın Koordinatörlüğünü yapmış ve Hatay ile ilgili sayısız yazıya imza atmıştır. Benim de Türkçe öğretmenim olan Denizlili muhterem eşi Nuriye Çeltik Köse’nin uzun yıllar süren rahatsızlığından ölümüne kadar hayatının en zor yıllarını yaşamıştır. Buna rağmen Hatay’a olan sevgisini, Hatay’a olan ilgisini azaltmamış ve Hatay’ı adım adım dolaşarak, dağını, ovasını, köyünü gezerek dergiye yazmıştır. Şiir, tarih, kültür, roman, fotoğraf, öykü kısaca hayatın yaşanan ve yaşanacak olan güzellikleri ilgi alanına girmektedir. Hatay’ı en çok gezenlerden, dolayısıyla Hatay hakkında çok bilgiye sahip olanların başında gelir. Yayınlanmış bir şiir kitabı bulunmaktadır. Kitap kurdudur. Halen Kırıkhan Kültür ve Sanat Derneği’nin Başkanlığını yapmaktadır.
KADİR ASLAN
Kadir Aslan Beyefendi de sınır vilayetimiz olan Osmaniye’den gelip Hatay’ın çeşitli yerlerinde (Kırıkhan ve Dörtyol ilçelerinde) öğretmenlik ve okul yöneticiliği yaptıktan sonra Dörtyol’a yerleşerek yakınımızda yer almıştır. Yazı hayatına 1975 yılında “Kırıkhan Cemal Gürsel İlkokulu Haber Bülteni”ni yayımlayarak başlamıştır. 1990-1993 yılları arası TRT’nin Dörtyol muhabirliğini yapmıştır. 1991 yılında Çevre Bakanlığının kitap yazma yarışmasında Hatay İli birinciliğini kazanmış, ödül almıştır. 1991-1992-1997-2002 yıllarında Dörtyol çevresinde TRT tarafından çekilen belgesel filmlere danışmanlık yapmıştır. Yıllardır araştırma yaptığı ve emek verdiği bir konu olan Millî Mücadelenin İlk Kurşunu’nun Dörtyol’da atıldığının belgelenmesi ve kamuoyuna kabulü için çaba harcamış ve 1994 yılında “İlk Kurşun Anıtı”nın dikilmesine önayak olmuştur. Bir Dörtyol sevdalısı olarak kendisini Dörtyol ile ilgili araştırmalara vermiş ve bugüne kadar 18 adet kitabı yayımlanmıştır. Dörtyol’da konferans, panel, sempozyum ve şiir şölenleri gibi etkinliklerin düzenlenmesinde görev almıştır. Dörtyol Belediyesi tarafından kurulan “İlk Kurşun Müzesi”nin açılmasında büyük rol oynamıştır. Bütün bu çalışmalarından dolayı Hatay Folklor Araştırmaları Derneği tarafından 1998 yılında “1997 Yılı Hatay’a Hizmet Ödülü” verilmiştir. Ayrıca değişik ödüller almıştır.
Her üçü de Hatay’ı çok sevmiş, bunu da Hatay’a çok hizmet etmekle göstermiş üç muhterem insandır.
Hatay sevdalısı bu üç insana teşekkürlerimi, şükran duygularımı ifade etmek istiyorum. Çünkü bunu fazlasıyla hak etmişlerdir.
Hakların yendiği, hakların verilmediği; tam tersine hak etmeyenlerin ihya edildiği bir zamanda ben bu üç insana hakkını teslim etmek istiyorum. Yaptıkları hizmetleri takdir etmek istiyorum.
İlim ve sanat itibar görmediği yerden göç edermiş. Ayrıca marifetin iltifata tabi olduğunu da unutmayalım. Onun için böyle ender bulunan değerlere sahip çıkalım. Memleketimize hizmet edenlere vefalı olalım.
Böyle karşılıksız, fedakârlık isteyen, zahmetli konularda düşünen, araştıran ve kalıcı eser bırakanlara, Hatay’a böyle hizmet edenlere karşı adil olmak zorundayız. Eşit davranarak değil, hakkını vererek ‘adil’ olunacağını aklımızdan çıkartmayalım.
Elde ettikleri bu başarılar elbette uzun süreli yoğun ve yorucu bir çalışmanın sonucudur. Bilginin efendisi olmak için çalışmanın uşağı olmak şarttır. Zaten bilginin kıymetini koyan koymuş. Ne demiş: “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?”
Hatay’da çok insan yaşamaktadır ama Mehmet Tekin’leri, A. Vasi Köse’leri, Kadir Aslan’ları çok az buluruz. Gönül ister ki her ilçede en az bir tane böyle insanlar olsun.
Bir sanatta uzmanlaşmış, mesleğinin ehli, üretken, paylaşımcı, kaliteli insan az bulunuyor.
Bu yüzden kendini geliştirmiş ve yetiştirmiş çalışkan insanların kıymetini bilmemiz gerekir.
Sanatkârına değer vermeyen bir milletin, büyük ustalar ve sanat insanları yetiştirmesini beklemek boş bir hayal olur.
Bu insanlar yapması gerekenlerden daha fazlasını yapmışlar ve yapmaktadırlar.
Dev eserler meydana getirebilmek için karıncalar gibi çalışmak mecburiyetindeyiz.
İnsan odur ki, koya her yere bir eser, eseri olmayanın yerinde yeller eser.
Bu üç kültür adamına diyorum ki; iyi ki geldiniz. İyi ki varsınız. Bugüne kadar Hatay’a çok şey verdiniz, bundan sonra da vereceğinize yürekten inanıyorum. Siz Hatay sevdalısı değerli üç güzel insana, sağlıklı ve huzurlu uzun ömürler ve başarılı çalışmalar diliyorum.