HABER MERKEZİ
Hatay sınırları içerisinde bulunan endemik bitki türleri ilgili yaptığı araştırmalar ile bilinen Antakya Doğa Sanat ve Turizm Derneği Başkanı Dr. Biyolog Samim Kayıkçı, Süsen Çiçeği ile ilgili yazı hazırladı.
Yazdığı yazısında Dr. Biyolog Samim Kayıkçı, “Aşık Veysel süsenlerin güzelliğini şu dizelerle anlatmış:
‘Nevruz der ki, ben nazlıyım
Sarp kayalarda gizliyim
Mavi donlu, gök gözlüyüm
Benden âlâ çiçek var mı?’
Süsenler dünya üzerinde 300’e yakın türü olan ve eşsiz güzellikleriyle çok uzun zamanlardan beri insanların ilgisini çekmiş türlerdir. Bilimsel cins adları “Iris” olan süsenler isimlerini Antik Yunan Gökkuşağı Tanrıçasından almışlardır. Antik Yunanda Iris, aynı zamanda gökkuşağının ismidir ve bitkinin rengârenk çiçeklerinde anlam bulur. Ülkemizde 51 türü bulunan süsenler yurdumuzun farklı bölgelerinde süsen, göksüsen, iris, nevruz, nevroz, navruz, kurtkulağı, mezarlık gülü, zambak ve pirpizek gibi isimlerle bilinirler.
Süsenler rizomlu ya da yumrulu çok yıllık bitkilerdir. Mavi, sarı, mor, pembe, turuncu, beyaz vb. pek çok farklı renkte gösterişli çiçekler açarlar. Çöllerden dağlara, sulak alanlardan kıraç topraklara kadar pek çok farklı alanda yayılış gösterirler. Erken baharda çiçek açan süsen türleri baharın müjdecisi olduklarından ülkemizin pek çok bölgesinde “nevruz” ismiyle bilinirler ve nevruz bayramı (bahar bayramı) ile özdeşleşmişlerdir.
Süsen türleri, orta çağdan bu yana, dünyanın farklı kültürlerinde geleneksel halk ilacı olarak kas ağrısı, mide krampları, mide yanması, mide kurtları, iştah, bağırsak tıkanıklığı, kabızlık, balgam, boğaz ağrısı, öksürük ve deri hastalıkları gibi farklı birçok hastalığın tedavisinde kullanılmışlardır. Ülkemizde bazı süsen türlerinin rizomları ve çiçekleri atıştırmalık olarak yenmektedir. Kültürümüzde yaygın olarak mezar çiçeği olarak kullanılırlar. Antik Mısırlılar süsen köklerini parfüm yapımında kullanmışlar. MS 1. yüzyılda yaşamış olan Anavarzalı (Adana) ünlü hekim Dioskorides, süsen rizomlarının uykusuzluk, ülser, güneş lekesi, jinekolojik hastalıkların tedavisi için önermiştir. Osmanlı döneminde İstanbul bahçelerinde çeşitli süsen türlerinin yetiştirildiği biliniyor. Günümüzde, dünyada süsen türlerini kültüre alma ve yetiştirme konusunda pek çok hevesli insan ve ilgili topluluk bulunmaktadır.
Yapılan farklı laboratuvar çalışmalarında, süsen türlerinin güçlü antioksidan, antikanser, anti-inflamatuar (iltihap önleyici), hepatoprotektif (karaciğer koruyucu), nöroprotektif (sinir sistemi koruyucu) ve antimikrobiyal özellikleri olduğu raporlanmıştır. Süsen türleri üzerine yapılan fitokimyasal araştırmalarda, bitki özlerinin fenolik bileşikler (flavonoidler ve fenolik asitler) açısından zengin olduğu belirlenmiştir.
Günümüzde süsen türlerinin kozmetik, ilaç, gıda ve süs bitkileri sektörlerinde kullanım alanları vardır. Bazı süsen türlerinin rizomları, dondurma, şekerleme ve alkollü içeceklerde tatlandırıcı olarak, baharat olarak, diş tozu ve diş macunu yapımında ve yüksek fiyatlı özel parfüm ve losyonların yapımında kullanılırlar.
İlimizde, sultan navruz (I. histrio), kirkwood süseni (I. kirkwoodiae), navruz (I. persaica), çalı navruzu (I. unguicularis) ve bataklık süseni (I. pseudacorus) doğal alanlarda, göksüsen (I × germanica) mezarlıklar ve bahçelerde yaygın görülen türlerdir. Eşsiz güzellikleri olan bu türlerin üniversite-özel sektör-yerel yönetimler iş birliğiyle kültüre alınması, üretilmesi ve park ve bahçelerde daha sık kullanılması deprem sonrası ayağa kalmaya çalışan şehrimizin hem kent estetiği açısından hem de tarımsal olarak kalkınmasına katkı sağlayacaktır” ifadelerine yer verdi.