6 Şubat depremlerinden etkilenen Hatay’ın Antakya ilçesinde, asırlar önce inşa edilen birçok tarihi bina da hasar aldı. Depremden önce kentin sokaklarını süsleyen Antakya’nın tarihi yapılarına ait kapılar, gerçekleştirilecek restorasyon çalışmalarının ardından tekrar eski günlerine dönmeyi bekliyor.
DİLEK AKKAYA
Antakya’nın simgelerinden olan tarihi Antakya evleri depremler ile yerle bir olmuştu. Her gün binlerce kişiyi ağırlayan Eski Antakya evleri şimdi derin bir sessizliğe bürünmüş durumda. Birçok yer gibi oda eski günlerine dönmeyi bekliyor.
6 Şubat depremlerinden etkilenen Hatay’ın Antakya ilçesinde, asırlar önce inşa edilen birçok tarihi bina da hasar aldı. Depremden önce kentin sokaklarını süsleyen Antakya’nın tarihi yapılarına ait kapılar, gerçekleştirilecek restorasyon çalışmalarının ardından tekrar eski günlerine dönmeyi bekliyor.
Kapıların yeniden umutlara açılacağı günleri bekleyen Antakyalılar, “Tarih olan yer tarih oldu. 6 Şubat sabahına kadar ne umutlarla açılırdı o kapılır ne umutlarla kapanır. Şimdi bir daha açılmamak üzere kapandı. Uzun bir sürede açılacağını sanmıyoruz. Binlerce anı, yaşanmışlık ve hayat var o kapıların ardında. Şimdi ise derin bir sessizlik. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak gibi. Acı dolu. Bu kapıları gördükçe düşlere, anılara dalıyor insan. Umuyoruz ki en kısa sürede yeniden o kapılar umutlara açılır. Yeniden hayat başlar” dediler.
O EVLER HATIRALARDA KALDI
“Antakya hatıralarda kaldı” diyen vatandaşlar, “Buralar sosyal hayatın tüm canlılığıyla yaşandığı mekanlardı. Ancak maalesef 6 Şubat günü yaşadığımız depremler her yeri olduğu gibi Antakya’nın özellikle geleneksel konutlarının yoğun olarak yaşandığı bu bölgeyi de büyük ölçüde hasara uğrattı. Özellikle Antakya’nın kentsel sit alanında veyahut birinci derece arkeolojik sit alanında yer alması sebebiyle bu konutlar ayrıca bir önem taşımakta. Eski Antakya’nın kültürel hafızasının devam ettirilebilmesi için bu eserlerin yeniden ayağa kalkması gerekiyor. İçerisinde türkü barlar, kafeler, restoranlar, pansiyonlar gibi birçok mekân vardı. Burada esnaflık yapan herklesin dükkânı yıkıldı. Eski Antakya Sokakları ve Evleri diye bir şey kalmadı. Artık acımızı anlatacak kelimeler bulamıyoruz. Eski Antakya bizim göz bebeklerimiz arasında yer alırdı. Her gün onlarca insanı ve turisti ağırlardı. Ve gelen herkes hayranlıkla bakardı bu sokaklara. Şimdi tek merak konumuz buranın yeniden eskisi gibi olup olmayacağı. Olacak diyorlar ama biz pek inanmıyoruz artık. Ya da olsa da eski doku, eski ambiyans olmayacak gibi geliyor. Keşke geriye dönebilme gibi bir şansımız olsa inanın ki öyle bir şansımız olsa tedbirlerimiz en sıkı şekilde alırdık böyle bir şey yaşamamak için kim ister ki zaten şehrini kaybetmek sadece şehrimizi değil binlerce insanımızı da kaybettik. Hepsine Allah’tan rahmet diliyoruz. Keşke ne şehrimizi ne de insanlarımız kaybetseydik fakat yapacak bir şey yok Allah’tan geldi. Ne yaşarsak yaşayalım biz şehrimizi terk etmeyeceğiz yeniden ayağa kalkması için de elimizden ne geliyorsa yapacağız” ifadelerini kullandılar.