ALİ ZAN
Hatay’ın Antakya ilçesine bağlı Kurtuluş caddesi üzerinde bulunan Eski Antakya Sokakları yaşadığımız asrın felaketinde yerle bir oldu ve sokakları tanınmaz hale geldi. Deprem öncesinde hayatın en yoğun yaşandığı yerlerden biri olan Eski Antakya Sokakları ne yazık ki koca bir boşluğa dönüştü.
Hatay’da dar sokaklar içerisinde mimari özelliklerinin yanı sıra avlularıyla dikkat çeken Eski Antakya evleri 6 Şubat depremlerinden büyük oranda etkilendi. Etrafında yer alan ve restorasyon çalışmalarıyla dikkat çeken ev, kafe, pansiyon gibi alanlara dönüştürülen çok sayıda yapı büyük hasarlar aldı.
Eski Antakya’yı yeniden eskisi gibi görmek isteyen vatandaşlar: “Buralar sosyal hayatın tüm canlılığıyla yaşandığı mekanlardı. Ancak maalesef 6 Şubat günü yaşadığımız depremler her yeri olduğu gibi Antakya’nın özellikle geleneksel konutlarının yoğun olarak yaşandığı bu bölgeyi de büyük ölçüde hasara uğrattı. Özellikle Antakya’nın kentsel sit alanında veyahut birinci derece arkeolojik sit alanında yer alması sebebiyle bu konutlar ayrıca bir önem taşımakta. Eski Antakya’nın kültürel hafızasının devam ettirilebilmesi için bu eserlerin yeniden ayağa kalkması gerekiyor. İçerisinde türkü barlar, kafeler, restoranlar, pansiyonlar gibi birçok mekân vardı. Burada esnaflık yapan herklesin dükkânı yıkıldı. Eski Antakya Sokakları ve Evleri diye bir şey kalmadı. Artık acımızı anlatacak kelimeler bulamıyoruz. Eski Antakya bizim göz bebeklerimiz arasında yer alırdı. Her gün onlarca insanı ve turisti ağırlardı. Ve gelen herkes hayranlıkla bakardı bu sokaklara. Şimdi tek merak konumuz buranın yeniden eskisi gibi olup olmayacağı. Olacak diyorlar ama biz pek inanmıyoruz artık. Ya da olsa da eski doku, eski ambiyans olmayacak gibi geliyor. Keşke geriye dönebilme gibi bir şansımız olsa inanın ki öyle bir şansımız olsa tedbirlerimiz en sıkı şekilde alırdık böyle bir şey yaşamamak için kim ister ki zaten şehrini kaybetmek sadece şehrimizi değil binlerce insanımızı da kaybettik. Hepsine Allah’tan rahmet diliyoruz. Keşke ne şehrimizi ne de insanlarımız kaybetseydik fakat yapacak bir şey yok Allah’tan geldi. Ne yaşarsak yaşayalım biz şehrimizi terk etmeyeceğiz yeniden ayağa kalkması için de elimizden ne geliyorsa yapacağız” dediler.