Diş ve ağız hijyeninin sağlanması!

HABER MERKEZİ

Ağız kokusu ağız içinde yer alan dokuların rahatsızlıkları veya bu bölgeyi etkileyen koşullarla ilişkili olabilir.

Bunun yanında ağız boşluğu burun boşluğu, geniz, yutakla birlikte sindirim yolları ve gırtlakla birlikte solunum yollarıyla ilişkili olduğu için bu bölgeleri ilgilendiren sorunlarda da ağız kokusu ortaya çıkabilir. Ağız kokusu olan hastalarda altta yatan olası nedenler aşağıdaki gibi özetlenebilir: “Gıda tüketimi: Beslenme yoluyla alınan gıdalara bağlı doğrudan veya gıdaların sindirilmesi ve metabolize edilmesiyle ortaya çıkan maddelere bağlı dolaylı olarak ağız kokusu görülebilir. Özellikle sarımsak, soğan, lahana, çeşitli baharatlar, çemen gibi gıdaların tüketilmesi sonrası ağız kokusu görülebilir.

Sigara: Tütün ürünlerinin kullanımı sonrası içinde yer alan kimyasalların hem ağız ve solunum yollarına bulaşması, hem akciğer dokusunda yer alması hem de kimyasallara bağlı dokuların zarar görmesiyle ilişkili olarak kötü ağız kokusu meydana gelebilir. Tütün kullanımı ayrıca ağız içi problemlerin gelişim riskini artırarak dolaylı yoldan da ağız kokusuna katkı sağlayabilir.

Yetersiz ağız hijyeni: Ağız içi dokuların temizliği ve bakımının düzenli, uygun şekilde yapılmaması halinde çeşitli diş ve ağız problemleri ortaya çıkarak kötü ağız kokusu yapabilir. Özellikle diş fırçalama yapılmamasına bağlı diş üstünde oluşan plaklar, tartar, diş çürüğü gelişmesi, diş ipi kullanılmamasına bağlı gıda artıklarının diş aralarında ve ağız içinde birikmesi, dil ve ağız içi yumuşak doku yüzeylerinde bakterilerin çoğalması, ağız içi kullanılan protez ve benzeri aletlerin uygun şekilde temizlenmemesi gibi sebeplerle ciddi ağız kokusu problemi gelişebilir.

Uzamış açlık: Uzun süreli açlık sonrasında vücudun yağ dokularını kullanırken keton cisimleri adı verilen maddelerin üretimi arttığından buna bağlı kötü ağız kokusu ortaya çıkabilir.

Ağız kuruluğu: Tükürük salgısı ağız içi dokuların temizlenmesi ve istenmeyen bakterilerin aşırı çoğalmasının önlenmesi gibi önemli görevlere sahiptir. Tükürük salgısının yetersiz olması halinde ağız kuruluğu gelişerek ağız içinde istenmeyen bakterilerin sayısında hızla artış yaşanır. Ağız kuruluğu özellikle solunum yollarına bağlı problemlerde ağız solunumunun sık yapıldığı koşullarda veya tükürük bezlerinin etkilendiği Sjögren hastalığı gibi rahatsızlıklarda görülür.

Enfeksiyonlar: Dişler, ağız içi dokular, burun boşluğu, geniz, yutak gibi anatomik bölgelerin etkilendiği çeşitli enfeksiyonlarda bakteri sayısının artmasıyla ilişkili olarak kötü ağız kokusu olabilir. Diş çürükleri, diş çevresinin iltihaplanması anlamına gelen periodontitis, farenjit, sinüzit gibi enfeksiyonlarda ağız kokusu görülebilir.

Solunum yollarına ait problemler: Burun boşluğu, gırtlak veya daha alt solunum yollarında ortaya çıkan anatomik veya patolojik süreçlere bağlı gelişen rahatsızlıklarda kötü ağız kokusu ortaya çıkabilir. Özellikle kronik rinit veya farenjit gibi koşullarda görülen geniz akıntısı, çocuklarda solunum yollarında sıkışan yabancı cisimlerin iltihaplanması, kitlesel lezyonların varlığı, geniz eti ve bademciklerin iltihaplanması, bademciklerde taş oluşması gibi koşullarda ağız kokusu görülebilir.

Reflü: Mide içeriğinin yemek borusu, yutak veya ağız içine geri kaçmasıyla seyreden reflü rahatsızlığın seyrinde mide asidine bağlı kötü koku ağız kokusuna yol açabilir.

İlaç tedavisi: Bazı medikal ilaçlarla tedavinin seyrinde ilacın metabolize olmasına bağlı kötü ağız kokusu görülebilir. Yine kemoterapi gibi ağız dokularında bozulmalara yol açan ilaçların seyrinde kötü ağız kokusu yaşanabilir.

Kronik hastalıklar:Diyabet, böbrek yetmezliği, karaciğer hastalıkları gibi kronik hastalıkların seyrinde bazı kimyasal maddelerin kanda yükselmesine bağlı kötü ağız kokusu oluşabilir. Bunun yanında özellikle solunum yolları ve ağız içinde gelişen kanserli dokuların varlığında kötü ağız kokusu hissedilebilir. Sık sık ağız veya solunum yollarında kanama şikâyeti gelişen hastalarda da ağız kokusu olabilir.”

Ağız kokusu probleminin giderilmesinde altta yatan nedenin çok iyi tespit edilmesi gerekir. Altta yatan nedenin tedavi edilmemesi halinde ağız içi kokunun giderilmesinde kullanılan ürünlerin etkisi sınırlı kalmaktadır. Bunun yanında kokunun giderilmesi veya ağız kokusunun güzel hale getirilmesine yönelik bazı semptomatik tedavi yöntemlerinden yararlanılabilir.

Ağız kokusunun giderilmesinde maksimum düzeyde diş ve ağız hijyeninin sağlanması gerekir. Ağız bakımının zamanında ve düzenli olarak yapılması esastır. Gargara yapmak, dişleri düzenli fırçalamak, gıda tüketiminde kötü kokulu ürün tercihinden kaçınmak, sigara ve alkol tüketimine son vermek gibi yaşam tarzı değişiklikleri de ağız kokusunu gidermek konusunda etkilidir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir