SU DURULUĞU – İnsan Sevgisiyle Dopdolu Bir Ozan: Nebih Nafile

Nebih Nafile, her şeyden önce sevecen, dost canlısı, insan sevgisiyle dopdolu biridir. Üretkendir; ürettiklerini paylaşmaktan büyük keyif alır. Bulunduğu ortama canlılık getirir; renk katar.

Festivallere, kitap fuarlarına çağrılır. Hatay’ın adeta yurtiçi kültür elçisidir. Katıldığı etkinliklere Hatay’ı, Hatay’ın değerlerini taşır.

Sazıyla, sesiyle bir halk ozanıdır. Eğitimcidir. Şairdir. Beyninin labirentlerindeki kıvrak zekâsıyla, yüreğinin derinliklerindeki duygu yüklü coşkuyu birleştirerek şiire dönüştürür. Şimdiye kadar “Umut Yaşam İnsan (2 baskı toplamda 2 bin adet),” Güneş Hepimiz İçin (3 baskı toplamda 7 bin adet),” “Su Duruluğu (2 baskı toplamda 3 bin adet), “Yarına On Kala ( 1 baskı toplamda 2 bin adet)”, Gecenin Resmi (1 baskı toplamda 1500 adet) olmak üzere beş şiir kitabı ve Bombili’nin Kedileri adlı çocuk hikaye kitabı yayımlandı. Yerelden ulusala açılan Nebih Nafile’nin toplamda 15500 (on beş bin beş yüz) adet şiir kitabının okurla buluştuğunu düşündüğümüzde alkışlanacak bir başarıdır.

Nafile, Su Duruluğu’nda: “içimdeki yaramaz çocuk / karanlığından sıyrılıp / sessizlikte çığlık oldu” diyor. Oysa içindeki yaramaz, çocuk değil, kabına sığmayan, bıçkın, delicoş bir delikanlıdır: “hiçbir göz sarhoş etmedi bedenimi / seninki gibi / sen gibi…/ artık sarhoş olmak zamanı / al beni sıcaklığına / yak kor alevinde / gel ateşli anında tutuşsun bedenlerimiz.”

Su Duruluğu 80 sayfa, 34 şiirden oluşmuş. Bir yaşama sevinci var şiirlerinde. Yüreğinin sesini ve iç dünyasını dinleyerek çıktığı şiir yolculuğunda mevsimlerin içinden geçiyor: “hep kışı yaşıyordum / üşümelere inat / baharı düşleyerek”

Çocuklara sevecen, kucaklayan bir yaklaşımı var: “büyüme çocuğum / hep gülümse / hep sevgi üretsin yüreğin / bedenin büyüsün amaaa /sen büyüme…/ yok öyle bir koku/ icat edilmedi bundan güzel / bundan özel”

Gönlünden geçen kadın(lar)a sesleniyor: “tutuştur gecelerimi ey yâr / tenin değsin tenime / tut ellerimi /tutuştur gecelerimi / tutuştur”

Toplumsal olaylara bir aydın, bir sanatçı duyarlılığı ile yakın duruyor: “kâbemiz insan oldukça / yansa da yüreğimiz / otuz yedi yerinden /kanasa da sol yanımız / yine de sazımız çalınacak/ yine de türkülerimiz söylenecek / dönülecek semahlarımız”

Emin adımlarla ilerlediği su duruluğundaki şiir dünyasında yolu açık, kaynağı gür olsun…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir