Antakya’dan Dünyaya Açılan Pencere…
ŞİİR KÖŞESİ
yüreğin çarpıyorsa hâlâ
gözlerinin pınarları akıyorsa
sevinçte, hüzünde ya da
akıyorsa kanın tüm hızıyla
yaşam da senin için akmakta
senin için ey güzel insan…
Antakya’dan, dünyanın bütün insanlarına açılan bir pencere araladım. Öyle bir pencere ki; paylaşacağımız şiirlerimizde aşkı, umudu, yaşama sevincimizi dile getireceğiz. Dünya, ancak iyilikle kurtulur. O halde şiirlerimizle güzelleştireceğiz… Her hafta bir değerimizin şiirini sizler için seçiyorum. “Senin İçin” şiirimin bir bölümü ile pencereyi araladım. Özyurt gazetesi bu haftaki şiir köşesi özel konuk; Van’da yaşayan eğitimci-şair Ahmet Öndek’in “Yaşama Ağıt” adlı şiiri ile penceremizi sonuna kadar açık bırakıyorum. Şiir tadında bir ömrünüz olsun…
YAŞAMA AĞIT
Kan ter içinde doğdun, çığlıkların maruzusun
Ödediğin ceza sana ait değil,
senden öncekilerin mağdurusun
Leylekler getirmedi seni
Tanrının oynattığı mahkûmsun.
Uğruna savaş verdiğin toprak,
börtü böceğin senin değil.
Bırak işçileri özgürlük beden ve ruhun boş ol’masında
İltihaba sarılmış gözbebeklerinle ağla,
acıya acıyarak ağla ve sonra git
Bedevisi kılıç bilemeden acele et yağmur yağıyor haydi!
Kumlar özlemeden güneşi, kanına duman iliştir.
Cenneti düşünme sen menfaatle sıvanmış bir oda
Mutsuz olmaya itildin sen.
Bağışlanmaz sana orası
Öyleyse meşrudur her şey.
Derisini uçurumlar kapmadan
Vücudunu toprağın lincine razı et,
karıncaların evi yok acele et!
Dilini kır, damarlarını topla, yüreğini un ufak eyle,
tekmele kemiklerini
Dağıt beynini yüzünü astığın aynaya, yırt lanetini.
Üzülme mutlan artık, kutsa kendini.
Cesaretin için ödüllendir.
Gör bak güneş doğmaya görsün bir daha,
bir daha ötekiler için
Nasıl yağıyor hışımla lanetin.
AHMET ÖNDEK