Defneli yazar Sebahat Aslanyürek, ilk kitabının oluşum sürecini ve sonrasında aldığı tepkileri gazetemiz muhabirine anlattı..
TOLGA KORKMAZ
Küçük yaşlarda günlük tutarak başladığı yazı yazma serüvenini, kitap haline getiren Sebahat Aslanyürek, ilk çıkardığı ‘Kendime Yolcuk’ adlı kitabı ile taçlandırdı.
Defneli yazar Sebahat Aslanyürek, ilk kitabının oluşum sürecini ve sonrasında aldığı tepkileri gazetemiz muhabirine anlattı.
1962 doğumlu olan Aslanyürek, küçük yaşlardan bu yana kitap okumayı ve yazı yazmayı çok sevdiğini belirtti.
Günlük tutarak yazı yazmaya başladığını anlatan Aslanyürek, “Okuma, yazma ve öğrenme aşkıyla büyüdüm. O dönemlerde benim kültür arkadaşlarım vardı. Hayatım boyunca bir şeyler öğrenmek en büyük tutkum oldu. Yıllarca günlük tutum. Hayatımda yaşadığım, gözlemlediğim, bana anlatılan şeyleri hep yazdım. Eşimin vefatından sonra ise daha çok yazmaya başladım ve 2009 yılında daha geniş kaleme almaya karar verdiğim. Tabii beni bu konuda yüreklendiren Yazar Mehmet Ali Akyüz oldu. Bana hep iyi bir dinleyici ve okuyucunun çok iyi yazabileceğini söylerdi. Beni yazı yazmam için hep teşvik ederdi. 37 yazarın buluştuğu ‘Yürekler Dile Geldi’ kitabıyla Nebih Nafile dostum ile ortak kitapta bu serüvene başladım. Evimin balkonunu geçen çınar ağacım vardır benim. O ağaç benim ilham kaynağımdı. Yazılarımı büyük ölçüde onun altında yazardım” dedi.
ANNEME İTHAFEN BU KİTABI YAZDIM
Kitabın en büyük kaynağının annesi olduğunu aktaran Aslanyürek, “Kitabın hazırlık aşamasında albümler benim yolum oldu. Albüm içerisinde bulunan fotoğraflar bana hep yol gösterdi. Ayrıca bu dönemlerde annemle defalarca sohbet ettim. Bu kitabın en büyük kaynağı Annem. Zaten ben bu kitabı anneme ithafen yazdım. Bunun yanı sıra hafızam çok kuvvetlidir. Yaşananları, hatırları kaleme almak çok zor olmadı. Bu kitabı yazmaya başladığım andan itibaren hafızam daha fazla güçlendi. Kitabı yazarken en güçlü enstrümanım zihnimdi” ifadelerini kullandı.
Yazı yazmayı çok sevdiğini aktaran Aslanyürek, bir sonraki hedefinin yazı yazmaya devam etmek olduğunu söyledi.
Aslanyürek, şimdilerde yeni bir kitap yazma hazırlığında olduğunu okurlarına müjdeledi.
Yazdığı kitapta bu kez farklı öyküler olacağını belirten Aslanyürek, bir yıl içerisinde kitabın çıkarılabileceğini ekledi.
ŞİKAYET ETMEK HAYATIMIN HİÇ BİR KÖŞESİNDE YOK
Aslanyürek, “Gittiğim bir yerde gördüğüm sır kitabı benim hayatımı çok değiştirdi. Adeta beni motive etti. Kitaptan aldığım yazılar pusulam oldu. Kuantum takılmaya başladım. Hayatıma olumlamayı aldım. Ayrıca benim hayatımda şikâyet etmeye yer yoktur. Mizacım budur. Ayrıca benim hayatımda büyük rol almış olan görümcem Nahide. Ondan çok şey öğrendim kendisi 14 yaşında evlenmiş ve hayata atılmış biriydi. Uzun süre önce kendisini trafik kazasında kaybettik. O sevecen güzel kalbini hep hatırlayacağım. Hayatımda örnek aldığım ve hayata dair ondan çok şeyler öğrendiğim büyük görümcem Nahide’yi, kitabımda belirttiğim gibi trafik kazasında kaybettiğimiz Kaynım Mazhar’dan bir sene sonra benzer bir trafik kazasında onu da kaybetmek bizim ailede travma etkisi yaratmıştı. Yakın zamanda Koronavirüsten kaybettiğimiz Öğretmen Kaynım Mehmet Fuat Abimle bu kitabım hakkında çok şeyler konuşmuştuk kitabımın çıkmasını sabırsızlıkla bekliyordu onu rahmetle anıyorum” dedi.
Kaleme aldığı kitabın hayatından bir kesit olduğunu belirten Aslanyürek, yazdığı kitap ile kendini ifade ettiğini söyledi.
Kitabını okuyan insanlardan çok güzel dönütler aldığını vurgulayan Aslanyürek, “Kitabı okuyan ve bana gelen geri dönüşler beni çok mutlu ediyor. Herkes benim bu yolculuğumda kendinde bir kesit bulmuş. Kimi ağlamış kimi kendini görmüş ama bir şekilde ruhlarına dokunmuş. Belki işin eğitimini almamış olabilirim bu konuda ama çok iyi bir okuyucu ve dinleyiciyim. Okumanın sihirli gücüne inanırım. Okuyucularımla inanılmaz bir ruh ve enerji yakaladığımıza inanıyorum” dedi.
GERÇEK DOSTLUĞU BU SÜREÇTE ANLADIM
Bu süreçte yanında olan ve destek veren arkadaşlarına, ailesine teşekkür eden Aslanyürek, “Desteklerini hiçbir an esirgemeyen, beni aydınlatan ve her an yanımda olan Dostum Nebih Nafile ve eşi Sibel Nafile’ye, taslak halinde iken bölümlere ayırarak kitap formuna getiren Nazlı Güzel’e, Meltem Şendal’a, Kızım İpek ve Gülsen’e, Oğlum Onur ve Uğur’a, Torunum Sahra’ya ve bu yolda bana destek olan herkese sonsuz teşekkürler” dedi.