Ağaçlarda karikatür sergisi

Manisa’nın Yeniköy beldesinde düzenlenen Bahar Şenliğinin bu yıl sekizincisi yapıldı. Yeniköy İlköğretim Okulu’nun öncülüğünde gerçekleştirilen şenlik 18 Mayıs 2008 Pazar günü yapıldı. Sekiz yıl önce Yeniköy İlköğretim Okulu Müdürü Ziya Çiçek’in öncülüğünde başlatılan ve yöre halkı tarafından ilgiyle izlenen Bahar Şenliğinde sanat, kültür, müzik iç içe oluyor. Yöresel tatlar, yemekler konuklara ikram ediliyor. Piknik alanındaki şenliğe yöre halkının tamamı katılıyor. Bu yıl şenliğe ülkemizin önde gelen sanatçı, yazar, şair, karikatüristleri katıldı. 18 Mayıs 2008 Pazar günü Muzaffer İzgü, Savaş Ünlü, Bedriye Aksakal, Şükrü Erbaş, Aydın Şimşek, Tuğrul Keskin, Ragıp Özcan, Bektaş Kılınç Yeniköylü vatandaşlarla buluşup söyleşi yaptılar, kitaplarını imzaladılar.
Karikatürist Mustafa Yıldız ise bir ilki gerçekleştirip ağaçlar üzerinde karikatür sergisi açtı. Şenliğin mimarı Okul Müdürü Ziya Çiçek, başlattığımız şenliğimizin halkımız tarafından benimsenmesi sevindirici bir şey. Çevremize model olabilirsek bundan mutluluk duyacağız. Ülkemizin saygın sanatçılarını yöre halkıyla buluşturmaktan onur duyuyoruz. İzmir ve yöre insanlarını şenliğimizde görmekten mutluluk duyuyorum, diye konuştu.
Şenliğe katılan sanatçılar akşamleyin Şafak Altınkesen’in çiftliğinde bir araya geldiler. Sazlı sözlü gecede günün yorgunluğu atıldı. Türkülerin tüm çevrede yankılandığı gecenin coşkusu görülmeye değerdi. Otuz kişilik koronun seslendirdiği türküler, deyişler bir başka güzellikteydi. Mustafa Kılınç’ın ve Abdullah Tosunoğlu’nun bağlamaları konuşturdukları gece unutulmaz izler bıraktı. Özellikle Şükrü Erbaş’ın fıkraları geceye neşe, renk kattı.
Gelecek yıllarda daha güzel bir şenlik gerçekleştirmenin planları da tartışıldı.
Keşke bitmeseydi denilen bir gece yaşayan konuklar mutluluklarını dile getirmekte zorlandılar.
2009 Mayıs ayını bekledik. Yine Yeniköy’e gidecek, dostluk havasını içimize dek çekecek, özlem duyduğumuz dostlarla karşılaşacaktık. Başka bir yerde bir etkinlik olsa bile Yeniköy her zaman önceliği alır. Çam ağaçları gölgesindeki ağaçlar altında dostlarla buluşmak denli güzel bir şey düşünemiyorum. Sevgili Ragıp gelir, sıcacık sarılır. Eşi Nur, tatlı kızları Deniz’le görünür. Deniz önceki yıllara göre biraz daha büyümüştür. Nur ile Sakarya Karasu’da aynı okulda çalışmıştık. Dostluğumuz daha eskiye dayanır. Deniz’i sevmeden edemem. Sivas’taki sevgili dostum Şükran Farımaz, bir sürpriz yapıp köye gelir. Yeni öykülerinden söz eder. Ziya hoca iki de bir gelip var mı bir isteğiniz, der. Bunlar olacaktı, ancak bu yıl olmadı. Ziya Çiçek hocamı, sevgili dostumu aradım. Bu yıl yapmadık, yapamadık, dedi. Nedenini sormadım, soramadım.
Çam ağaçlarının altındaki imza günlerine kimler gelmedi ki, Muzaffer İzgü, Hüseyin Yurttaş, Hidayet Karakuş, Aydın Şimşek, Şükrü Erbaş aslında daha çok kişi geldi. Benim belleğimde kalanlar bunlar. Köy yerinde yapılan şenliklerin tadı bir başka oluyor. İnsanların sıcaklığı, çocukların sevecenliği bir başkadır köy yerinde. Alıp sizleri lüks lokantalara götürmezler, yaptıkları bazlamaları ikram ederler sıcak sıcak hem de. Yürekleri gibi sıcacıktır sundukları da. Çocuklar, dayı bir liraya olmaz mı, derler safça. Çoğu kez ücretsiz dağıtırım kitaplarımı. Yeter ki okusunlar, en büyük eder değil mi okumak.
Bu yıl Yeniköy’e gidemedik. Gerçi Saruhanlı’nın Alibeyli köyüne giderken alış verişimizi kesinlikle Yeniköy’den yaparız. Köylü tanıyor artık bizleri. Abi ya, bu yıl gelmediniz gerçekten özlettiniz, demeleri yeter de artar bizlere. Köyden geçerken Ziya Çiçek’in okuluna bir selam yollarım. Karşılığını da alırım. Aklımda Yeniköy, eski dostlara kuş kanatlarıyla selamlar yolarım…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir