HABER MERKEZİ
Bir “fırtına” ki kopan uyanma öncesi uyuşukluğun, sisli rüyası… Bulanıklaşan camlar; rüyaların gölgesi mi, yoksa uyanışın direnişinde oluşan hararet mi aslında… Soğuk karşısında terlemiyor muydu sıcak! Öyle kalmış aklımda…
“Ayrık otlarından” temizlediğim bahçemde uzun yürüyüşlerdi kelimelerim kimi zaman, ve “uyku öncesi masallardı” kalemimden gözlerine akıttığım… Bir “savaş”tı kimi zaman, her şeye inat kırmızı derken; ve “insanlığımız tadilat nedeni ile kapalıydı” savaş zayiatlarının yaralarını sararken… “Babam gibi kokuyordu” kelimelerim kimi zaman, ve annemin kadınlığında gizliydi aslında “anne” oluşum… “Anlatmak zordur bazen” isyanında saklıydı aslında anlattıklarım, ve bir “öykünün” son mısrasında askıda kalmıştı aşk… Yada “sindirellanın cam pabucunda…”
Bir “fırtına” ki kopan uyanışın yorgunluğunda; titreyen bedenlerin sesi… Titreyen gün; yorgunluğun bıraktığı bir iz mi, yoksa korkunun galibiyetine teslim edilmiş düşlerin yasımı aslında.
18 Temmuz 1979 Ankara doğumlu Kevser Küçük, “Kırmızı Ökçe” adlı şiir kitabı ile okuru ile buluştu. Eğitim sebebiyle geldiği Bilecik’in Bozüyük ilçesinde ikamet etmektedir. Evli ve iki çocuk annesi Kevser Küçük; Doğal taşlarla ve çeşitli boncuklarla takı tasarımı işi ile uğraşmaktadır. Şiir ile olan yolculuğu lise sıralarında başladı. O dönemden beri yazdığı şiirlerin kitap şeklini almış hali “Kırmızı Ökçe’de yüreğe samimiyetle akan şiirlerle buluşacaksınız. Instagram üzerinden @kirmizi okce adresinde şiirlerinin kendi sesiyle dinleyebilirsiniz.