Daha önce de çok yaşadık ama böylesi Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez oldu. Uyandığımız her sabah yeni zamlarla pencereden başımızı uzatmamız gerçekten ilk kez oldu. Bir süredir yaşanan tablo ne yazık ki yoksulu daha yoksul yapmıştır. İnanılmaz manzaraların yaşandığı günümüz Türkiye’sin de çöp konteynırlarından beslenenlerin sayısı çığ gibi büyürken, semt pazarları sonrasında kalıntı sebzeleri ve meyveleri toplayanların sayısında ciddi artış yaşandı.
Türk lirasından altı adet sıfır atılmasının üzerinden 17 yıl geçti. Ancak sadece sıfır atmanın bir şey ifade etmediğini bugün daha da iyi öğrendik.
Nasıl bir Türkiye haline geldik?
Yoksulun olduğu gibi varlıklının da hayatından memnun olmadığı bir Türkiye!
Solcunun olduğu gibi, sağcının da hayatından memnun olmadığı bir Türkiye!
Yaşlının olduğu gibi, gencin hatta çoluk çocuğun da…
20 yıllık AKP iktidarının ülkeyi getirdiği durum bu!
İyi de ne olacak?
İktidar değişirse ekonomi düzelecek mi?
İktidar değişirse korku imparatorluğu dağılacak mı?
İktidar değişirse komşu ülkelerle barışır mıyız?
İnsan hak ve özgürlükleri gelir mi?
Bugün en çok bu sorular soruluyor.
Bu soruların net yanıtları içinse iktidarın değişmesini beklemek gerekecek.
Ancak iktidarın da öyle kolay değişeceğini düşününler arasında değilim. Bu öyle kolay olmayacak. Çünkü iktidarın değişmesi için alternatif olması gerekiyor ki bunun da Türkiye’de olduğunu düşününler arasında değilim…
AK Partili falan değilim. Ancak AK Partinin bugün yaşadığı dağınıklığa rağmen yerini doldurabilecek bir oluşumun varlığından endişeliyim!