Hatay’da vaka sayıları yine artmaya başladı. Kimden karşılaşsam mutlaka yakını, arkadaşını koronavirüse yakalandığını söylüyor.
Bu da sosyal mesafe, maske ve hijyeni unuttuğumuzu gösteriyor.
Belki diğer şehirlerdeki rakamlara göre daha aşağıda olabilir Hatay ama, geçen yılın Kasım, Aralık ve Ocak aylarında kaybettiklerimiz çok fazla..
Çok canımızı kaybettik, üzüntülerimiz, korkularımız ve endişelerimizi unutabilir miyiz!
Yeni bir dalga yaşamak istemiyorsak, Hatay yine sosyal mesafe, maske ve hijyen kuralına harfiyen uymalı..
Özellikle genç neslin büyük bir kısmı kural tanımıyor..
Pandemi dönemi bitmiş gibi haereket ediyor.
Oysa biten bir şey yok!
Koronavirüsü hayatımızın bir parçası oldu, bir süre daha bununla yaşamaya devam edeceğiz..
Çünkü henüz aşı olmayanların sayısı azımsanmayacak kadar var.
Aşı karşıtları halen gösteri yapmaya ve aşı vurulmayacağını söylüyor.
Bu da bizim bu salgınla mücadele edeceğimizi gösteriyor.
‘Aşı ile bu hastalık bitecek mi?’ diye soruyarlar.
En azından ölümler azalacak ve koronavirüse yakalananlar kronik rahatsızlığı yoksa hafif atlatacak ve hastane yerinde evinde tedavi olacak..
Yetmez mi, korkularımız, ölümlerimiz!
İzlenen politikaların doğru olmadığını da söylemek isterim.
Bu kadar serbestlik verirsen vaka sayılarının da artmasını önleyemezin!
Sezonluk açılmalar, kapanmalar olmaz!
Bu hastalık dizi filimlerine benzemez ki, sezon finali yapılıyor!
Akılcı yöntemlerle kimsenin mağdur olmamasını önleyerek kararlar alınmalı ve desteklemeler arttırılmalı.
Bizim millete biraz serbetlik tanıdığınız zaman bunu ‘tam serbestlik’ olarak algılar ve hemen bunu suistimal eder..
Genlerimizde bu var rahatlık!
Vaka sayılarındaki artış kış mevsimindeki rakamlara döndü.
O zaman daha endişeli ve tedirgindik, şimdi ise sanki ‘sıfır vaka’ varmış gibi hareket ediyoruz..
Gidişat iyi görünmüyor!
