Yeni çıkan kitabı İngilizce ve Türkçe olarak yayımlanmıştı. Heyamola Yayınları tarafından Frankfurt-2008 Kitap Fuarı için hazırlanan “Kitaba Sevdalandık-Hooked on Books” kitabı kitapçılarda yerini aldı. İki dilde kitabı çıkmasından büyük mutluluk duymuştum. Eserimle dünya çocuklarına ulaşmak, onlarla satırlar arasında dostluk kurmak mutluluklarının en güzeli. Yayınevi için başka kitaplarım da var sırada. Nasrettin Hoca hakkında yazdığım kitaplarım da yayımlanacak. 2008 Frankfurt Kitap Fuarı’nın Onur Konuğu olan ülke Türkiye’dir. Böyle bir konumda kitabımın fuarda tanıtılması beni fazlasıyla mutlu etti. Kitaplarla dünya barışına hizmet etmenin büyüklüğü anlatılamıyor, diye konuşmuştum.
Şimdiye dek atmışa yakın kitabım yayımlanmıştı. Çocuk, gençlik, mizah kitaplarım ve özellikle son yıllarda yazdığım Temel fıkralarıyla da tanınıyordum. Birçok basın organında yazıp, televizyonda kitap tanıtımları yapıyordum. Anadolu’da da otuza yakın gazetede yazıyordum.
Frankfurt Kitap Fuarı büyülü bir dünyaydı. Gitmek için yarışıldı. Bir yolunu, torpilini bulan gitmek için büyük çaba harcadı. B ana gelen gider misin, teklifine okulum var, gelemem demiştim. Okuldan ayrı kalmak, bir hafta da olsa öğrencilerimden ayrılmak bana ters gelmişti. Düşünsenize bir hafta, belki de daha fazla öğrencilerimin dersi boş geçecekti. Dersi dolduran öğretmen ne denli katkı sağlayabilecekti. Akın akın gidildi. Almanya’ya kitap fuarına gittim, demek var ya dünyanın en mutlu eden sözüydü onlar için. Gittiler, gittikleri gibi döndüler. Kimse onları kırmızı halılar serip de beklemedi. Almanya’ya gittikleri için değerlerinde de bir artış olmadı. Dün neysen bugün de aynıydın.
Acı olan şu batıya karşı aşağılık duygumuzu bir türlü yenememiş olmamızdı. 1960’lı yıllarda da Almanya’ya işçi yolladık. Çatal tutamayan, insan içine çıkamamışları tren vagonlarında yolladık. Almanya’yı görmekle eğitim, kültür düzeyleri mi arttı? Ot gidip ot geldiler. Onlar Almanya’yı görmedi, göremedi ama Almanya onları çok iyi gördü. Köyündeki geleneğini Avrupa ülkesine götürmek hüner değildi. Oraya gidip değerlerinde değişiklik olmadıktan sonra, kaşık çatal yerine elini kullandıktan sonra Almanya’ya gitmenin bir çnemi yoktu sanırım.
Benim kadim dostum var. Johannes adlı bir Alman vatandaşı. 14 yıl aynı okulda çalıştık. Bir Türk’ten daha fazla Türk olduğunu söyler. Gözlemlerim onu yanıltmaz. Almanya Türkiye maçı olduğunda Türkiye’yi destekleyecek kadar yiğitlik gösterir. Hem de Almanya’nın göbeğinde. İki yıl önceydi sanırım. Türkiye- Almanya’nın maçı varmış. Kafeye gittim. Baktım, bir Türk çocuğu elinde Türk bayrağıyla gelmiş. Tek başına oturuyor. Gittim yanına oturdum. Maç başladı. Koca kafede ikimizden başka Türkiye’yi destekleyen yoktu. Yanımdaki çocuk maç boyunca gözyaşlarını tutamadı. B ana sarılıp sarılıp ağladı, derken kendisi de gözyaşlarını tutamıyordu. Johannes gerçek bir dost, bir Türkiye hayranıydı.
Johannes, kitap fuarında ülkemizin onur konuğu olduğunu duyunca soluğu Frankfurt’ta almış. İzmir, İstanbul’daki kitap fuarlarını, yani TÜYAP’ları aramış. Gözünde tütmüş sürekli katıldığı TÜYAP’lar. Ülkemizin standlarını gezmiş. Ne bir canlık vardı, ne de bir hareket. Belli saatlerden sonra eline ne geçtiyse açıp içen insanlardı aklımda kalan, diyor Johannes. Oraya sanki içki içmeye gitmişti ülkemizden gidenler. Büyük umutlarla gittiğim kitap fuarından eli boş döndüm, diye bana dert yanıyordu. Nerede Türkiye’deki kitap fuarları demeyi de ihmal etmiyordu. Kitap almak için gitmiştim, eli boş döndüm, diyordu titrek sesiyle. Türkçeyi çok iyi bildiğinden dilimizdeki kitapları bolca okurdu. Orhan Pamuk’un Thomas Mann’la benzerliklerini bulacak denli de iyi bir okuyucudur Johannes. Alman yazarın şu kitabı Orhan Pamuk’un şu kitabına çok benziyor, demeden de edemez.
Bu yıl yine Frankfurt Kitap Fuarı var. Kimler katılıyor bilemiyorum. Yine geçmiş yıllarda olduğu gibi bir mücadele oldu mu yazarlar arasında? Ben sadece basından izlemeyi kafama koydum. Giden gitsin, Johannes meraktan yine gidecektir. Bana durumu bir Alman’a yakışır biçimde tek kelime katmadan anlatacak nasıl olsa. İyi fuarlar diliyorum…